Türkiye Cumhuriyeti Laik, Demokratik bir HUKUK DEVLETİ’dir ya… Onun için önce HUKUK’a bakalım. ACK md. 93: Asker kişilerin, askeri hizmette iken işledikleri fiiller için yalnızca askerî makamların yetkisi vardır. ***..
Türkiye Cumhuriyeti Laik, Demokratik bir HUKUK DEVLETİ’dir ya…
Onun için önce HUKUK’a bakalım.
ACK md. 93: Asker kişilerin, askeri hizmette iken işledikleri fiiller için yalnızca askerî makamların yetkisi vardır.
*** Anıtkabir’e, görevlendirildikleri bir tören için gelen askeri personel, burada bir ASKERİ HİZMETİ İFA ETMEKTEDİR.
ACK md. 94: Asker kişiler hakkında yapılacak işlemler, genellikle askeri makamlar aracılığıyla yürütülür.
*** Yani illa ki, bir askerin üzeri aranacaksa bunu ASKERLER YAPAR.
Lakin:
2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu: Polis; “genel güvenlik ve asayiş için” ASKERİ ALANLAR DIŞINDA, kişileri HAKİM KARARI veya (gecikmesinde sakınca bulunan hallerde) SAVCI EMRİ İLE arayabilir.
Veya:
CMK md. 90: Polis, rütbeli bir asker de olsa, SUÇÜSTÜ YAKALANDIĞINDA doğrudan üst araması yapabilir.
*** Anıtkabir’e tören için giden askerler bir suç işlemediklerine göre ve bir suç üstü yapılmadığına göre, POLİS TARAFINDAN ARANAMAZ.
İç Hizmet Kanunu md. 14-15: Rütbe üstünlüğü ve askeri protokol esas alınır; bu nedenle üniformalı bir subayın polis tarafından doğrudan aranması, teamüllere aykırıdır!
Polis, resmi elbiseli bir subay/astsubayı doğrudan aramaz; durumu askeri makamlara bildirir veya askeri inzibat çağrılır.
Polis, her ne sebeple olursa olsun, kışla içinde hiçbir askerî personele arama yapamaz.
1. Anıtkabir, MSB’ye bağlı askerî bir alandır.
2. Törene katılan askerler zaten görevli/davetli statüsündedir.
3. Polis, HUKUKEN askeri alanlarda arama yapamaz; yetki askerî makamlardadır.
4. Buna rağmen arama yapılması, hem askerî teamüle hem de devlet geleneğine aykırıdır!
5. Özel bir güvenlik ihbarı olsa bile, bu durumda aramayı polis değil, askerî inzibat veya yetkili askerî güvenlik personeli yapar.
Hukuk ve Türk Devlet Örfü böyle diyor.
Peki, buna rağmen, askerleri polise aratmak ne demektir?
1. Ben hukuk tanımam demektir!
2. Türk örfü ve devlet teamülleri umrumda değil demektir!
3. Ben askeri de polisi de zerre kadar sevmiyorum, saygı da duymuyorum demektir!
4. Ben bu şekilde kanunsuz iş yaptırarak polisle askeri birbirine düşürmek ve aralarına kin ve düşmanlık sokarak, kardeş kavgası çıkarmak istiyorum demektir!
5. Ben askere böyle muamele ettirerek, askerin şeref ve haysiyetini düşürmek, saygınlığını azaltmak, onurunu kırmak, özgüvenini yok etmek ve halkın gözünden düşürmek istiyorum demektir!
6. Ben devlet kurumlarını karşı karşıya getirerek, devletin etkinliğini yok etmek istiyorum demektir!
7. Ben özgüvenini yitirmiş hale getirdiğim askerin, yurdunu savunamayacak kadar acizleşmesini istiyorum demektir!
8. Kısacası ben; Türk Milleti’ne karşı iyi niyetli değilim demektir!
Bu uygulamadan benim anladığım budur.
Peki ya, bu hukuk dışı aranmayı kabul edenlere ve üniformalı oldukları halde, kollarını kaldırarak, orasını burasını elletip, kendini aratanlara ne demeli?
Onu da siz düşünün…
Anlayana sivri sinek saz…