Geçtiğimiz günlerde haberini de yaptığımız üzere Hamzakoy’da bir trafik kazasının olması an meselesi. Çukurlaşan yerler, asfaltın kalktığı alanlar yada yağmurlar nedeniyle açılmış en az 40-50 cm çapında ve derinliğinde çukurlar..
Geçtiğimiz günlerde haberini de yaptığımız üzere Hamzakoy’da bir trafik kazasının olması an meselesi. Çukurlaşan yerler, asfaltın kalktığı alanlar yada yağmurlar nedeniyle açılmış en az 40-50 cm çapında ve derinliğinde çukurlar tehlike saçıyor.
Bilmem bunun farkında olanlar var mı?
Arkadaş akıl fikir var, mantık var, bunların üzerine mıcır dökmek kimin aklına geldi Allah aşkına… Yürürken bile sorun çıkartan mıcırlar motosiklet ve otomobiller geçerken lastiklerin altında adeta birer silah gibi…
Araçlar patinaj yapıyor, lastikler taş fırlatıyor, kayıyor ve her an bir kazaya davetiye çıkartacak gibi tetikte bekliyor…
Birde işin maddi boyutu var tabii. Bir türlü görülmeyen, görülmemesi için neredeyse çaba sarf edildiğini düşündüren, araçlarda maddi hasara sebebiyet verebilecek çukurlar artık bizden oldular öylece duruyorlar. Hadi araçların zarar görmesi kimsenin umurunda değil bunu anladık ya birilerinin canı yanarsa o zaman ne olacak? Ya birilerinin gözüne, kulağına, yüzüne bir şey olursa bunun sorumluluğunu kim alacak?
Gözüme çarpan bir başka konu daha var, ilçemizin hemen hemen her yerinde çöp ve geri dönüşüm konteynerleri bulunuyor ama gelin görün ki tüm bunlar trafik akışına engel olabilecek konumdalar… Yer tespitlerini yapanlar sanırım biraz utangaç insanlar, çünkü utanmasalar konteynerleri yolun ortasına koyacaklar.
Keza Eğritaş yolu ve Hamzakoy sahil yolu da aynen böyle. Karşınızdan bir araç geliyorsa ve sizde aracınızı mecburi olarak biraz sağa çekiyorsanız işte burada çok dikkatli olmalısınız. Hiç anlamadan bir çöp konteyneri ile haşır neşir kan kardeş olabilirsiniz.
Motosikletlerin ve elektrikli bisikletlerin rahatça girip çıkabildiği trafiğe kapalı çarşı girişlerine uyarı tabelası koymayı akıl edenler, bence çöp ve geri dönüşüm konteynerlerinin de belli bir mesafesine “dikkat konteyner” türünde tabela koysunlar…
Çöp demişken değinmek istediğim bir konu daha var. Konumuz çöp toplama saatleriyle ilgili. Geçenlerde bir akşam üzeri Hamzakoy sahilinde rastladım. İnsanlar restaurantlarda, çay bahçelerinde, eğlence mekanlarında yiyor içiyorlar. Bir çöp toplama aracı girmiş trafiğe, hem trafiği engelliyor, hem de öyle kötü bir koku bırakıyor ki, 10 dakika da geçebildiği 200 metrelik yolda insanlar yediklerine içtiklerine pişman oluyorlar…
Orada yiyip içen insanlar bunu çekmek zorunda mı, oraya gezmeye çıkmış insanlar bu kokuyu teneffüs etmek zorunda mı arkadaş? Bu saatlerde trafik açısından daha tenha, daha sakin cadde ve sokaklara girin, bu tür restaurant ve lokantaların olduğu alanlara ise sabah erken saatlerde ve gece geç saatlerde girin mümkünse, böyle bir programlama yapamıyorsanız o zaman bende derim ki siz yaptığınız işi bilmiyorsunuz ve bu yüzden işinizi doğru yapamıyorsunuz.
(Eski site okunma sayısı – 1040)
