Havaların soğumasıyla birlikte yeniden film moduna girdik. Mısırlarımızı patlatıp film izlemenin tadını özlemişiz. Tabii bu havalarda en iyi giden şey bana göre yine gerilim filmi, ancak bu sefer Hollywood’ dan..
Havaların soğumasıyla birlikte yeniden film moduna girdik.
Mısırlarımızı patlatıp film izlemenin tadını özlemişiz.
Tabii bu havalarda en iyi giden şey bana göre yine gerilim filmi, ancak bu sefer Hollywood’ dan gitmeyeceğim.
Son zamanlarda büyük bir yükseliş gösteren İspanyol sinemasından örnek vereceğim.
Gerilim-Korku konusunda herkesi sollamayı başardılar kanımca. Son dönemlerde izlediğim filmler hem daha yaratıcı, hem de daha ilginç.
Klişeleri severiz elbette ama biraz klişe dışına çıkıp şaşırmak da lazım kanımca.
Bunu da İspanyollar gayet güzel başarıyorlar.
İlk denemem Üniversite dönemimde Tez filmiydi, sinemadan çıkmama sebep olmuştu. Sesler ve psikopatlığı beni soğutmuştu ancak Rec serisi ile beni yeniden kendilerine çekmeyi başardılar.
En sevdiğim korku filmler listesinde üstlerdedir Rec serisi. Eğer izlemediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir. Özellikle de zombi-virüs temasını seviyorsanız.
Lakin bu sefer tavsiye edeceğim filmin adı “El Cuerpo” bizde “Ceset” olarak geçiyor. 2012 yapımı ve baştan sona sürükleyici bir film.
Morgdan kaybolan bir kadın cesedinin gizemi ile başlayıp içinize çekiyor sizi. Sonunda şaşırdığım nadir filmlerden.
Yönetmeni ve yazarı Oriol Paulo. Diğer bir övgü alan filmi “Julia’nın Gözleri”ni de izleyeceğim bu hafta.
Tahminimce yine gerilimli olacaktır.
Böyle farklı gerilim filmlerine ihtiyacımız var. Üstelik gayet kansızdı. Demek ki iğrençleşmeden, zekice filmler çekilebiliyormuş. Sözüm Slasher altında çekilen mide bulandırıcı filmlere. Midemizin kaldıramadığı şeyler çekiyorlar devamlı. Bundan zevk alanlara da bir anlam veremiyorum.
Alfred Hitchcock’ un filmlerini hatırlayın, zamanında tir tir titrediğimiz filmler günümüzdekilerle kıyaslanınca resmen masum kalıyor.
O yüzden İspanyolları sonuna kadar destekliyorum. Bence bu tarz filmlerin yeniden favorilere girmeli ve hasta ruhlu filmler piyasada kaybolmalı.
İzlediğimiz bir diğer film daha vardı “Extinction”. Yine bir İspanyol yapımı, ancak oyuncu kadrosunda Hollywood’ dan aşina olduğumuz Matthew Fox ve Jeffrey Donovan var.
Bu da bir zombi-virüs filmi, ancak diğer filmlere nazaran çok daha ağır işliyor ve genelde başroldeki üç kişi arasında geçiyor. Ağırlığına rağmen kendini izletiyor ve final bayağı bir geriyor. Tavsiye edebilirim . Bu film daha yeni, 2015 yapımı.
Herkese iyi seyirler.
