Son altı yedi ay tüm dünyada en çok konuşulan konuların başında doğal olarak coronavirüs covid-19 pandemisi ilk sırayı alıyor. Covid-19 pandemisine bağlı olarak konuşulan konulardan biri de cenazeler ve mezarlıklar..
Son altı yedi ay tüm dünyada en çok konuşulan konuların başında doğal olarak coronavirüs covid-19 pandemisi ilk sırayı alıyor. Covid-19 pandemisine bağlı olarak konuşulan konulardan biri de cenazeler ve mezarlıklar oluyor.
Her hafta en az iki üç kez gittiğim Alaeddin Kalfa Mezarlığına dün de gittim. Geçmiş yıllarda çevre duvarları yapılmış ve mezarlık elverdiğince genişletilmişti. Çevresindeki yollar her ne kadar hala toz toprak olsa da en kısa zamanda yapılması planlanmıştır diye düşünüyorum.
Gelelim asıl meseleye, Alaeddin Kalfa Mezarlığına her zaman olduğu gibi dün de gittim demiştim, genişletilmiş olan alana bir şadırvan yapılmıştı ve düşünülmeden yapıldığı her halinden belli olan bu şadırvan’ın köşeleri ne yazık ki birkaç ay içinde kırılmış dökülmüş. Bir de geniş güzel bir kapı yeri bırakılmıştı mezarlığa giriş çıkış için ve nihayetinde bir kaç gün önce buraya bir de profilden kapı yapıldı. Güzel olmuş mu, evet olmuş ama aynı şadırvan olayında olduğu gibi yine düşünceden uzak bir iş yapılmış. Şadırvan için iş işten geçmiş durumda ama kapı hareketli olduğu için çözümü kolay.
Orada gördüğüm kişilerden aldığım bilgilere göre gündüzleri yarı açık durumda kilitlenmiş olan bu kapı akşamları kapatılıp tamamen kilitleniyormuş. Tamam akşamları kapatılıp kilitlenmesini anlarımda gündüzleri neden yarı açık kilitleniyor. Mezarlığa araçları ile gelen, yaşlı, engelli, hasta, yürüme zorluğu, solunum zorluğu çeken insanlarda geliyorlar. Gelenler hep sağlıklı kişiler değil.
Mezarlığın ana giriş kapısından giriliyor ama çok düzgün bir şekilde yapılmış olan diğer yeni ve geniş kapıdan çıkıp gidilemiyor ve yine eski dar mezarlık içi yollardan girilen ana kapıya dönülmeye çalışılıyor.
Birkaç ay önce yapılan ve daha oval ve küçük olması gerekirken köşeli yapıldığı alanında dar olmasından dolayı araçların çarpması sonucu köşeleri kırılan şadırvan hasar görüyor ve bu uygulama devam ederse daha da görecektir.
Madem ki kapı yaptınız ve gündüzleri yaya olarak girilebilsin diye yarı açık bırakıyorsunuz, sağlık problemleri olan ve araçla gelen kişileri hiç mi düşünmüyorsunuz? Bir iş yapılacaksa tam yapılmalı yarım yamalak yapılan işten hayır gelmez. O yapılan kapı kısıtlı kullanılacaksa, vatandaş yararlanamayacak ise neden yapıldı, duvar devam eder ve kapı yeri bırakılmazdı. Madem ki ana giriş kapısından araç ile girilip çıkılabiliyor neden daha geniş ve ferah olan yeni yapılan kapıdan araçla giriş çıkış yapılamıyor?
Bu arada laf aramızda mezar yerlerininde söylendiği gibi sıraya göre değil kişiye göre verildiğinden hiç bahsetmeyeceğim. Orada bile torpil geçtiğini de kimselere söylemeyeceğim. Tam adamına göre muamele var, bazı kişiler parası ile satın almak istediği halde verilmeyen mezar yeri bir başka ve belki biraz daha nüfuzlu bir kişiye öylesine verilebiliyor. Akıllara da tabii doğal olarak başka şeyler geliyor.
Ben gördüklerimi, duyduklarımı, bildiklerimi yazdım, mezarlık vatandaşa kapatılamaz, oraya ister yaya olarak gidilir, ister araçla gidilir, bu kimseyi ilgilendirmez. Mezarlıkta görev yapanlar oranın düzenini sağlamak, bakımını yapmak, vatandaşın işini kolaylaştırmak zorundalar.
Mezarlığın kapıları hafta sonları da dahil olmak üzere geceleri hariç en azından hava kararana kadar açık kalmalıdır.
Buradan ilgili kişilere duyurulur.
(Eski Site Okunma Sayısı – 3135)
