Bizim hiçbir zaman “Nevroz”umuz olmadı. Hiçbir zaman “Nevroz”umuz da tutmadı. Nevroz’a tutulup kimseyi katletmeye kalkmadık… Hiçbir dönemde Nevroz’un etkisiyle yakıp yıkmadık… Hele ki kardeş kanı hiç dökmedik… Peki bizim neyimiz..
Bizim hiçbir zaman “Nevroz”umuz olmadı.
Hiçbir zaman “Nevroz”umuz da tutmadı.
Nevroz’a tutulup kimseyi katletmeye kalkmadık…
Hiçbir dönemde Nevroz’un etkisiyle yakıp yıkmadık…
Hele ki kardeş kanı hiç dökmedik…
Peki bizim neyimiz var?
Bizim “NEVRUZ”umuz var.
Nevruzumuzla birlikte anılan; başta sarı, kırmızı ve yeşil renkler olmak üzere, gökkuşağının bütün renkleri öncelikle bizim yüreğimizde, gönlümüzde, ülkümüzde var.
Ve daha sonra da, gönlümüzdeki renklere bezenmiş bütün çiçeklerimiz; Nevruzla birlikte sümbül kokan dağlarımızda, bağlarımızda ve bahçelerimizde açar.
Biz Nevruzda gökkuşağı renkleriyle giyinir ve adeta gül yaprakları gibi birbirimizi sararız.
O gül yapraklarının diplerine ise ama yazarız, ama çizeriz… Fakat hem kendimiz hem de komşularımız için en güzel dileklerimizi dileriz.
Biz Nevruzlarda birbirimizi yakmayız, sin sin ateşleri yakar üzerinden atlayarak arındığımıza inanırız.
Biz Nevruzlarda birbirimizi tokuşturmayız, aynı gökkuşağı gibi boyadığımız yumurtaları tokuştururuz.
Kem söz değil türküler söyleriz, iyilikler, güzellikler ve huzur dileriz yüce Mevla’dan.
Çünkü biz insanız.
Bizde değişik renkler erdemdir, zenginliktir.
İşte o yüzden “azınlık kanunu” diye bir kanunu çıkarmayan tek milletiz.
Bizde ayrılık gayrılık yoktur, insanlık vardır.
Biz, arslan ile ceylanı birlikte barındırırız kucağımızda,
Bütün kin ve nefretler yok olur bizim ocağımızda.
İşte o yüzden bizler;
Zulme setiz, zalime kıyamet!
İşte o yüzden:
Mazlumların sığınağı, gariplerin dayanağıyız.
İşte o yüzden:
Adaletin doğan ayı, hidayetin sağanağıyız.
İşte o yüzden:
Ali’ye mecal, Yezid’e eceliz.
İşte o yüzden bütün milletler fani biz ezel’iz, biz ebed’iz…
Peki biz kim miyiz?
Biz damarlarında asil kanın aktığı, nebinin övdüğü ve yüce Tanrı’nın da sevdiği Büyük Türk Milletiyiz.
SARI,
KIRMIZI,
VE
YEŞİL RENKLER…
ŞANLI TÜRK TARİHİNİN RENKLERİDİR…
BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’NİN NEVRUZ BAYRAMI KUTLU OLSUN.
Bu arada Nevruz: Kısaca, Bahar Bayramı’dır ve dünyanın neresinde bir Türk varsa orada kutlanan bir bayramdır.
Kadim inanışlarımıza göre; Yüce Allah’ın dünyayı ve insanı yarattığı gündür.
Adem ile Havva’nın yeryüzünde buluştuğu gündür.
Kışın ardından tabiatın uyandığı gündür.
Nuh’un Gemisi’nin tufandan sonra karaya oturduğu gündür.
Yusuf Peygamber’in kuyudan kurtarıldığı gündür.
Yunus Peygamberin balığın karnından kurtulduğu gündür.
Hz. Musa’nın asasıyla Kızıldeniz’i yardığı gündür.
Nevruz, Hz. Muhammed’in peygamber olduğu gündür.
Nevruz; Hz. Ali’nin doğum günü ve halife olduğu gündür.
Hz. Ali ile Hz. Fatma’nın evlendikleri gündür.
Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’in doğduğu gündür.
Yaratılış ve türeyiş, yeniden doğuş, bolluk ve bereket günüdür.
Büyük Türk Milletinin Ergenekon’dan çıktığı gündür.
Nevruz; Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar Türk’ün olduğu her yerde kutlanan BÜYÜK TÜRK MİLLETİNİN MÜBAREK BAYRAMIDIR.
SARI, KIRMIZI VE YEŞİL RENKLER İSE ŞANLI TÜRK TARİHİNİN EN KADİM RENKLERİDİR.
TÜRK DÜNYASININ NEVRUZ BAYRAMI KUTLU OLSUN
Nevroz mu?
Türk Dil Kurumu Büyük Türkçe Sözlük diyor ki;
NEVROZ:
1. Genellikle bunalım ve beden görevleri üzerinde yakınmalarla beliren, kişiliğin ve uyumun bütününü etkilemeyen, ruhsal kaynaklı sinir hastalığı, sinirce.
2. Atlarda hayvanın normal yaşamını sürdürmesine engel olacak düzeyde heyecan bozukluğu. 2. Sinir ve ruh bozukluğu.
3. Kaygı, olumsuzluk, karamsarlık, huzursuzluk, depresif ruh hali ve kendinden şüphe duymaya neden olan duygu durum bozukluğudur.
Nevrozunuz kahrolsun!
Nevruzunuz ise tekrar kutlu olsun 🙂
