Türk Futboluna Kara Leke Sürüldü

Dün akşam oynanan MKE Ankaragücü – Çaykur Rizespor futbol karşılaşmanın bitiş düdüğünün hemen ardından yaşanan sportmenliğe, centilmenliğe ve insanlığa sığmayan olaylar Türk futbol tarihine kara bir gece ile birlikte kara bir leke olarak damga vurdu.

MKE Ankaragücü ile Çaykur Rizespor arasından oynanan ve 1-1 berabere sonuçlanan karşılaşmanın bitiş düdüğüyle birlikte sahaya giren ev sahibi takım başkanı Faruk Koca, karşılaşmanın hakemi Halil Umut Meler’e yumruklu bir saldırı gerçekleştirdi, aldığı darbe sonrası yere düşen hakeme tekme atanlar olduğu yansıdı televizyon ekranlarına ve bu vahşeti ne yazık ki bütün dünya gördü.

Hakem kötü maç yönetmiş olabilir, iki taraftan birine haksızlık etmişte olabilir. Peki karşılığı bu mu olmalıydı? Türk futbolunu yöneten Tff var, hakemleri yöneten Mhk var, ceza kurulu Pfdk var… Bu kurum ve kurullar kulüpler ile birlikte hepsi birden futbolun paydaşları olarak görev yapmıyorlar mı?

Kulüp başkanlarının düşünmeden yaptıkları konuşmalar işte sonunda gün geldi böyle patladı. Sanırsınız sadece kendilerine hata yapılıyor, kendileri haksızlığa uğruyorlar. Tamam bende her zaman derim “Türk futbolunun önündeki en büyük engellerden biri hakemlerdir” diye ama hakemler başarısız diye şiddete mi başvurulmalıydı? Yoksa Mhk işini düzgün yaparak sağlamları bırakıp çürükleri ayırmalı mıydı?

Tff başkanı çıkmış konuşuyor ama kendileri de suçlular, bu günler geliyorum diye bas bas bağırıyordu. Kulüp başkanları haklı da olsa konuşuyor haksız da olsa konuşuyor, Tff ve Pfdk kim haklı kim haksız ayrım yapmadan basıyor cezayı, insanlar kendilerini kulüplerini savunamaz haldeler. Kulüpleri için milyonlar harcayan insanlar konuştuklarında, iyi de konuşsa ceza alıyor kötü de konuşsa ceza alıyor durumuna geldiler. Bir standart olmaması yıllardır herkesi gerdi, bu durum hakemler içinde geçerli iyi de yönetse kötü de yönetse kulüpler tarafından eleştirildiler, Tff ve Mhk buna bir çare bulamadı ve işte sonuç ortada.

Tff daha şeffaf olsaydı, hakemleri kontrol altında tutabilseydi, çok kötü maç yöneten ve tepki çeken hakemlere ertesi hafta maç vermeseydi belki de bu günlere gelinmezdi. İşte sonunda bir kulüp başkanı çıktı ve olmaması gereken bir olay yaşandı. Türk futbolu kaybetti, hakem camiası kaybetti, kulüpler kaybetti. Kısacası ülkece hepimiz kaybettik, kaybettiklerimizi şimdi göremesek bile çok yakında göreceğiz.

Başta Halil Umut Meler olmak üzere, hakem camiası ve tüm spor kamuoyuna geçmiş olsun. Bir daha bu tür olaylar yaşanmasın… Atılan yumruk ve tekmeler bir hakeme değil ülke futboluna atılmıştır ve cezasız kalmamalıdır…